403 şoförü Nevzat Abi

okuma süresi 2 dakika
Nevzat Abi, Mercedes 403’ü herkesten iyi tanırdı. Mübalağa değil, memlekette dedikodular dolaşırdı, işte fabrikasından mühendisler ona teşekkür beratı göndermiş de, fren bilmem ne sistemindeki ihmal edilmiş kusuru o keşfedip bildirmiş de, 403’ünü asla ve kat’a tamirci eline teslim etmemiş de. Neler neler.

Nevzat Abi, Mercedes 403’ü herkesten iyi tanırdı. Mübalağa değil, memlekette dedikodular dolaşırdı, işte fabrikasından mühendisler ona teşekkür beratı göndermiş de, fren bilmem ne sistemindeki ihmal edilmiş kusuru o keşfedip bildirmiş de, 403’ünü asla ve kat’a tamirci eline teslim etmemiş de. Neler neler. Fakat onu benzerlerinden ayıran özelliği bu değildi. Nevzat Abi, çok dehşetli bir türkü arşivine sahipti. Bununla tabii ki yetinmemişti, ezberden yüzlerce türkü bilirdi. Yöre yöre, derleyeninden icracılarının çeşitliliğine, icralardan kaç telli bağlamayla çalındığına ve daha birçok alelacayip detay.

403’üyle uzun yollar yapardı Nevzat Abi. Uzun yola çıkmaya hüküm giymişti yani. Ben bilmem ama bilenler anlatır, uzun yolu tadanın ağız tadı bambaşka olur. Bütün ritüelleriyle, bütün alışkanlıklarıyla. Kekliğe sevdalanmak gibi, geyiğin gözlerine vurulmak gibi, güvercinin paçasına hayran hayran bakmak gibi. Öyleymiş, bildiğimden değil. Duyduğum bu. Biri kız, biri oğlan iki evladı vardı Nevzat Abi’nin. Ne zaman “o koku”yu duysalar, babalarını anımsıyorlar şimdi. Tarif etmeye kalksalar, neyin mecazını kullanırlar? Uzun yol. Ya kokusu? İşte onu ancak ikisi bilir. Ve onlar gibi yüzlercesi. Biz ancak tahmin ederiz böyle.

Nevzat Abi, kendi sosyal ortamının en kalender isimlerinden biri olarak, şimdiden gönüllerin yazdığı tarihte baş köşede yerini aldı. Kazara çalan bir türküye sinirlenmesi, vitesi hep aynı yöntemle değiştirmesi, molalarda hep aynı yemekleri yiyişiyle menkıbevi hikâyelere konu oldu bile. Dilden dile, gönülden gönüle anlatılıyor. Gözünün yol çekmesini kimse tam olarak anlatamıyor. Bazısı “gözü” diyor, bazısı “gönlü” diyor. İnsanın gönlü bazen yol çekmez mi ki? Nevzat Abi’nin daima çekmiş, belli. Ama nasıl? Keşke yaşıyor olsaydı da anlatsaydı.

Yol hikâyelerini, türküleri, yolcuları, muavinleri, uzun uzak yolları.

Boynun ferman olan o yolları.

403’ünü de. En iyi tanıdığı 403’ünü. Oğlunu adı neydi? Dur hatırlayacağım.

Ferman.

“ellerin mektubu gelmiş okunur,

benim yüreğime hançer sokulur.”

About The Author

Diğer yazılar

Copyright © All rights reserved. | Newsphere by AF themes.