Naim Dilmener: “Bergen olmadan rakı eksik kalır…”

okuma süresi 2 dakika
Karşılıklı 2 plakçı vardı ve ölümüne rakiplerdi. Bir gün oradan geçer ve vitrinlerine bakmak için dururken, bir de baktım ki ikisi de aynı şarkıyı (yanılmıyorsam “Falcı”ydı) çalıyor. Çok şaşırdım ve sordum, kim bu diye; Bergen dediler.

Bergen’i ilk nasıl hatırlıyorsunuz? İlk nerede duydunuz?

Hala yerinde duran (ama o eski günler ile hiç alakası kalmamış) Beyazıt Alt Geçidi’nde. Karşılıklı 2 plakçı vardı ve ölümüne rakiplerdi. Bir gün oradan geçer ve vitrinlerine bakmak için dururken, bir de baktım ki ikisi de aynı şarkıyı (yanılmıyorsam “Falcı”ydı) çalıyor. Çok şaşırdım ve sordum, kim bu diye; Bergen dediler.

Bergen’i çalar mısınız çok? Radyoda “istek”li zamanlarda ben çok Bergen isteği anımsıyorum Mardin’den, çocukluğumda.

Hemen hemen hiç çalmadım. (Radyo ya da kulüp/bar fark etmez) Çaldığım hiçbir mekan Bergen şarkılarına pek uygun düşmedi bugüne kadar. Ama bir gün, eski usul bir meyhanede, bir “Arabesk Gecesi” yapmak isterdim doğrusu; bol bol da Bergen çalardım.

Hangi şarkılarını ötekilerden ayırırsınız? Bu defa daha da küçük bir playlist istesem?

1- Benim İçin Üzülme

2- Kararsız Sevgili

3- Aşkımız Bir Roman

Edebiyatta biri olsa, sizce kim olurdu Bergen?

Çokça Kerime Nadir, azıcık Muazzez Tahsin, bir lokma da Kemalettin Tuğcu ve Ömer Seyfettin.

Rakının yanında nasıl olur dersiniz Bergen’in sesi?

Süperrr ötesi olur; birbirleri için yaratılmıştır dahi, denebilir. Hatta biri olmadan, diğeri eksik kalır.

About The Author

Diğer yazılar

Copyright © All rights reserved. | Newsphere by AF themes.