Kıvanç Koçak: “Editör fuarda olur…”
okuma süresi 3 dakikaKaç yıldır fuara gidiyorsun? Epey yıl olduğunu anımsıyorum ben. Tepebaşı ile Beylikdüzü’nü nasıl mukayese etmeliyiz?
İletişim’de editörlük yapmaya başladığımdan beri fuar insanıyım; demek ki, 8 yılı geçmiş. Bu süre içinde sadece İstanbul’daki değil Bursa’daki, Antalya’daki, İzmir’deki fuarlarda da bulundum. Bizi diğer yayınevlerinden ayıran özelliklerimizden biri bu aslında: “Editör fuarda olur.” Koli taşımak, standın işleriyle, servis organizasyonunla uğraşmak da bunlara dahil. Tepebaşı-Beylikdüzü mukayesesini ise fuar görevlisi olarak değil ziyaretçi olarak yapabilirim, zira Tepebaşı’nda ziyaretçi olarak bulundum. Tepebaşı sıkıştepişliği, alanın darlığı ile (hele ki artık yüzlerce yayınevinin varlığını düşünecek olursak) kitap fuarı için pek uygun bir yer değildi. Bu açıdan Beylikdüzü’ndeki fuar alanı sahiden ferah (ki orası bile kalabalık günlerde adım atılamaz, nefes alınamaz hale geliyor). Heyhat, artık söylene söylene aşındı ama Beylikdüzü uzak yahu, çok uzak. Gerçek, bu ikisinin ortasında bir yerde olmalı!
Oğuz Atay’ın imza gününün sorulduğunu ben anımsıyorum, bu sene de Yakup Kadri’yle ilgili bir şey yaşanmış sanırım, değil mi?
Oğuz Atay’ın imza günü değil ama yaşayıp yaşamadığı soruldu bu sene de, ıskalamadık yani. Hoş, memleketteki iyi yarışma programlarından birinin Oğuz Atay’a yarışmada soru sordurmak istediği düşünülürse o kadar olur demek gerek herhalde. Yakup Kadri meselesine de bir arkadaşımız denk geldi: “Yakup Kadri’nin Karaosmanoğlu’su var mı?”
İletişim Yayınları için fuar tam olarak ne ifade ediyor? Neden iki salonda da büyükçe stantlarınız var?
Fuarlar el netice okurlarla buluştuğumuz yerler. “Biz bu kitapları hazırlıyoruz, basıyoruz ama kime yapıyoruz, kim okuyor bu işleri?” sorularının cevaplarını somut olarak görüyorsun. Diğer yayınevlerinin yapıp ettiklerini daha yakından takip etmek açısından da önemli tabii. İşin bir de tanıtım, kendini daha iyi anlatma, okura kendini etraflıca gösterme yanı var. Bizim 2000’e yakın kitabımızı herhangi bir kitabevinde bir anda bulmak çok mümkün değil artık malum. Dolayısıyla kitaplarımızı topluca ve rahat biçimde sergileyebilmek için iki yerimiz var: Birinde sadece edebiyatlar ve çocuk kitaplarımız diğerinde edebiyatların yanı sıra araştırma-inceleme, sanat hayat, futbol, biyografi gibi tüm kitaplarımız yer alıyor.
En çok ne soruluyor okurlar tarafından?
En çok sorulan sorular, “Bilmem ne yayınevi nerde?”, “Şu kitabı nereden bulurum?”, “Yazarın adını bilmiyorum ama kitabı anlatsam siz bilir misiniz?” Okurların çoğu ne yazık ki derslerine çalışmadan geliyor fuara.