Ahmet Büke: “O zaman anladım ki, Kazım bizim öğrenci evlerinden geliyor.”
okuma süresi 2 dakikaMüzikle ünsiyetini biliyorum. Kâzım Koyuncu’yu çok dinlemediğini de biliyorum. Senin için neye tekabül ediyor Kâzım, asıl bunu merak ediyorum.
Evet, Kazım’ın sıkı dinleyicisi değilim. Uzaktan izlerdim onu. Bir de onu tanıyanların anlattıklarını dinlerdim. Bir arkadaşım Kazım’ın hastalığa düştüğünü öğrendiğinde uzun uzun ağlamıştı. O zaman anladım ki, Kazım bizim öğrenci evlerinden geliyor. Kalabalık kaldığımız, perdeleri pek yıkanmayan, her daim yeni gelene açık herkes için bir tabak daha yemek olan, çok güldüğümüz, çok ağladığımız, ev sahiplerinin ve iyi saatte olsunların ikide bir yokladığı o evlerden geliyor işte. Herkes için başka bir Kazım vardır mutlaka ama benim için ev arkadaşım o. Bütün öğrenci evleri de günü gelince kapanır. Eşyaları başka başka evlere gider. Biz de böyle dağıldık galiba.
Karadeniz denen coğrafyadan neden en çok Kâzım’ı sevdik biz? Bu mühim bir soru gibi geliyor bana.
Abartısızdı Kazım. Ev haliyle, sahnedeki hali arasında bir fark yok gibiydi. Düşününce benim için bunlar öne çıkıyor galiba. Ama herkesin başka bir Kazım’ı da vardı sanırım.
Gene de bir Kâzım şarkısını anmanı istesem, hangisini anarsın?
Denizde Karartı Var