Stüdyo FM son kez yayında
okuma süresi 3 dakikaNice nesillere popüler müziği sevdiren TRT Radyo 3’ün efsane programı Stüdyo FM, geçen aralık ayının son cuma günü final programını yaptı. Programın çok özel bir nüshası Salon İKSV’de gerçekleştirilecek.
Memleketin ilk canlı popüler müzik programı olan Stüdyo FM, Yavuz Aydar tarafından hazırlanıp Şebnem Savaşçı ve Aydar’ın sunumuyla dinleyiciye ulaşıyordu. Birçok kuşağı kapsayan geniş bir dinleyici kitlesi olan Stüdyo FM tam 34 yıldır yayın hayatına devam ediyordu. Bunca zaman boyunca rock, pop, blues gibi farklı janrlardan çeşitli sanatçıların parçaları ilk kez ikilinin hazırladığı bu program sayesinde Türkiyeli müzikseverle buluştu.
Yavuz Aydar ve Şebnem Savaşçı’nın katılımıyla 19 Ocak saat 19:00’da gerçekleşecek özel StüdyoFM performansına radyoculuk ve müzik sektöründen isimler de katılacak.
TRT’nin remi web sitesinden Stüdyo FM’in Beatles özel programını ve Yavuz Aydar’ın John Lennon’ın ölümü üzerine hazırladığı özel programı dinlemek mümkün. Programın kapanış ananosunu dinlemek isterseniz o da şurada. Bir de İlhan İrem için hazırlanan özel program var internet üzerinden halihazırda dinleyebileceğiniz.
Krallar gibi yaşıyoruz
Stüdyo FM’in aniden son bulan yayın hayatı birçok takipçisini hem şaşırttı hem de üzdü. Kanat Atkaya Hürriyet Gazetesi’ndeki köşesinde şöyle bahsetmiş progamdan:
Dikkat buyurun gençlik!
O zamanlar internet yok, özel radyolar yok.
Müzik zevkimiz TRT 3’e emanet yaşıyoruz, krallar gibi yaşıyoruz.
Şarkıları Stüdyo FM’de tanıyoruz, listelerimizi özene bezene yapıyoruz ve biriktirdiğimiz harçlıkla üzerine titreyeceğimiz, yüzlerce kez dinleyeceğimiz o kasedi “kaydettiriyoruz”…
Bu arada program başladığında kasetlerimiz hazır vaziyette bekliyoruz ve her programı muhakkak kaydediyoruz.
“Şimdi mikrofonlarımız Ali Sami Yen’de; Galatasaray’dan gol haberi” anonsundan sonra en sevdiğim anonslar radyonun bu şahane kahramanlarına ait…….Stüdyo FM’i bitirmek “bitirenlerin” ne yazık ki anlayamayacağı bir üzüntü.
Kuşaklar boyu sevilmiş, saygıyla, aşkla dinlenmiş 34 yıllık bir programı bitirmek Stüdyo FM’in değerini azaltmaz.
Başka bir istasyonda, başka bir platformda (mesela internet) devam ederler mi bilmiyorum.
Yetkilileri “göreve davet etmek” filan da istemiyorum; halim yok vallahi!
Sadece “Yavuz Abi ve Şebo Abla” ben ve benim gibilerin şükran hislerini bilsinler istiyorum.Teşekkür ederim. Teşekkür ederiz.
Radikal Gazetesi’nden Erman Ata Uncu’ya görüş bildiren Eray Aytimur ise programı hem müzik hem de pozitif ciddiyetin öğretmeni olarak tanımlıyor.
Aslında herkesi bağlar ama bilhassa Türkiyeli bir radyomanın alabileceği en kötü haberler zincirine eklenen yeni bir halkadır ‘Stüdyo FM’in sona ermesi… Gerçi Hülya Tunçağ’ın ‘Günümüzde Caz’ını sürdürecek bir radyonun bulunmadığı bir ülkede artık beni hiçbir şey şaşırtamaz ama eksilmenin ve hayal kırıklığının sonu yok. Bugüne kadar pek çok iş yaptım, kendime hiçbir mesleki unvan bulamadım ama dönem dönem sekteye uğrasa da radyocu unvanımdan asla vazgeçmedim. Müzikle birlikte pozitif ciddiyeti öğretenlerimdendir ‘Stüdyo FM’, aynı yaşta olduğumuz halde. Daha doğrusu benden sadece iki gün büyüktür Stüdyo FM. Ama hep daha fazla şey katmıştır yaşamıma. O cingıl biliyorum ki hiçbirimizin kulağından silinmeyecek ve şu aralık bir gün bile bana iyi haber getirmeyecek.