Murat Meriç: “Uskan olmasaydı eksik kalırdık…”
okuma süresi 2 dakika
Arda Uskan müziğe, muhabirliğe neler kattı? Twitter’da “bizim yaptıklarımızı o çok önceden” yaptı demişsiniz.
Haberin peşinden koşan, kuru kuruya değil süsleyerek veren, yalan yazmayan, iftira atmayan, bu yüzden çok sevilen bir insandı. Bugün hepimizin [müzik yazarlarından söz ediyorum elbette] yapmaya çalıştığı şeyi, yaklaşık kırk yıl önce misliyle yaptı. Filmleri, fotoromanları, kitapları cabası. Fikret Kızılok’u yanına alarak Sivrialan’a, Âşık Veysel’i bulmaya gitmesi büyük olaydı: Kızılok, bu seyahatten sonra memleket müziğine yöneldi ve şahane işler yaptı. Seyyal Taner’den Barış Manço’ya pek çok kişiye katkısı vardır. Katkılarıyla çoğaldı, besledikçe beslendi. Almayı değil vermeyi de bildi. Sahiciydi: En önemlisi bu belki de.
Bir “an” var mı ona dair hatrınızda?
An değil, acıtıcı bir anı: Üç yıl kadar önce twitter üzerinden uzun bir sohbetimiz oldu, yüz yüze hiç gelmemiştik, “bir yemek yiyelim” dedik. Sonra araya “işler” girdi, unuttuk. Geçenlerde, twitter’a geri döndüğünde mesajlaştık, “biraz rahatsızım, en kısa zamanda” dedi. Olmadı. “Keşke” kelimesini kullanmayı hiç sevmem ama burada kullanmak istiyorum: Keşke olabilseydi.
O meşhur Lennon-Ono fotoğrafı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Fikret Kızılok ve Aşık Veysel’le çektirdiği fotoğrafı tercih ederim. Lennon-Ono sansasyonel bir fotoğraf, biraz da Erkin Koray işi. Büyük olay elbette ama Sivrialan fotoğraflarının da en az bu kadar konuşulması gerekiyor bence.
Ya Arda Uskan olmasaydı?
Eksik kalırdık.
