Bir Sevene Sorduk: Mehmet Coşkundeniz
okuma süresi 7 dakika
Mersin’de doğdu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik ve Halkla İlişkiler bölümünü bitirdi. Gazeteciliğe 1987’de muhabir olarak başladı. 26 yıldır aktif olarak gazetecilik yapıyor. Halen Posta Gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve posta.com.tr Genel Yayın Yönetmeni. Aşk ve ilişkiler üzerine 12 kitap yazdı. Radyo ve televizyon programları yaptı. Derya Coşkundeniz ile evli, Derin ve Mavi adlı ikiz kızları var.
Rakıyı ilk kaç yaşınızda tattınız? Nasıldı?
Ben Mersin’de doğdum. En iyi arkadaşım Necmi Göçtü’nün (ki kendisi hala Mersin’in en iyi kebapçısıdır) babası Mehmet Amca’nın işlettiği Göçtü Restaurant vardı. Necmi, akşamları babasına yardım ederdi. Yaşımız 16-17. Biz de o zaman o dükkana gider Mehmet Amca görmeden gizli gizli rakı içerdik. İlk o zamanlar tattım rakıyı. Ama benim rakı kültürüyle tanışmam babam sayesindedir. Mersin’de çocukluğum hep balık tutarak geçti. Evimiz denizin kıyısındaydı. Ben balığı tutar eve getirirdim. Annem pişirir, babam da denize karşı çilingir sofrasını kurardı. Biz çocuklar babamın etrafına oturur, onun birkaç kadeh rakıdan sonra ettiği muhabbeti dinlemeye bayılırdık. En çok da şarkı söylemesine bayılırdım. İstanbul kültürüyle büyümüş olan babam şarkıların da rakının da hakkını verirdi.
Ne sıklıkla rakı içersiniz?
Benim için sıklık önemli değil. Bazen birkaç gece üst üste, bazen bir hafta boyunca hiç. Rakı benim için muhabbet içkisidir. Muhabbet yoksa tek başına oturup rakı içmem.
Rakınızı nasıl içersiniz?
Su ve buz koyarak. Benim ölçüm, rakı kadehine üçte bir rakı, üçte bir su, üçte bir buz şeklindedir. Önce rakı, sonra su, en son buz konur. Bu sıra şaşırırsa o kadehi içmem, geri gönderirim. Tadından hemen anlarım. Son zamanlarda rakıma suyu ve buzu kendim koyuyorum. Rakının yanında da mutlaka eğer balık yiyorsam su, kebap yiyorsam şalgam içerim. Bir kadeh rakıyla 1.5 bardak su tüketmeye özen gösteriyorum. Bu sayede alkolün çektiği suyu dengeliyor ve gecenin daha uzun sürmesini sağlıyorum.
Mümkün olsa kiminle rakı içmek isterdiniz?
Kesinlikle Atatürk ile… Atatürk’ün sofrasında bir gece oturmayı, onunla rakı içmeyi, onun muhabbetini dinlemeyi çok isterdim. Bir de Aydın Boysan ile rakı içmeyi çok istemiştim, şükür ki onu geçen yıl gerçekleştirdim.
Rakının yanında en çok sevdiğiniz meze hangisi?
Beyaz peynir ve kavun olmadan rakı masasına oturmam. Bunun yanında Ege otlarını, Hatay usulü humusu, köpoğlunu, haydariyi, beyin salatasını, söğüş dili çok severim. Ama ben eski usül mezeciyim. Yani mezeler masaya tadımlık gelecek. Şimdiki restoranlar para kazanmak için tek kişi bile otursan duble meze getiriyorlar, buna sinir oluyorum.
En sevdiğiniz rakı masası arkadaşınızı söyler misiniz?
Eşim Derya Coşkundeniz. İzmirlidir, rakıyı iyi içer, rakı muhabbetine bayılır. Ben bazen işten çıkmadan önce ararım “Sevgilim canım rakı istiyor” derim. Eve gittiğimde öyle güzel bir masa hazırlamış olur ki; birlikte otururuz, rakımızı içeriz, muhabbetimizi ederiz. Bunun dışında, iki ayrı gruptan söz etmeliyim. Bir tanesi twitter’da oluşturduğumuz ‘rakıteam’. Bu grupla bir araya geldiğimizde muhabbet kıvamındadır. Ayrıca yine gazeteci dostlarımdan oluşan bir de ‘rakı çetesi’ var. Mesut Yar, eşi Ferda Yar, Enis Ersoy, eşi Şehnaz Ersoy, Hüseyin Özcan, eşi Meftun Özcan ve Özlem Aktaş… Tek problemimiz bu gruplarla içtiğimizde dur durak bilmiyoruz 🙂
Rakıdan başka hangi içkileri seversiniz?
Sırasıyla viski, şarap ve votka. Viskide scotch tercih ederim. Şarap’da shiraz ve merlot türünü severim. Votkayı da buzlu ve sek içerim.
Meze yapar mısınız?
Çok iyi meze, çok iyi yemek yaparım. Özellikle et ve deniz ürünlerinde üstüme tanımam. Böyle de iddialıyım.
Rakıyı bir duyguya benzetseniz hangisi olurdu?
Mutluluğun ta kendisi olurdu. Ben hiç kederden içmedim. Dedim ya muhabbetin içkisidir rakı. Zaten 2 kadehten sonra dünyada mutlu etmeyeceği kimseyi tanımıyorum.
Hangi ortamda rakı içmeyi tercih edersiniz?
Öncelikle yanımda en az bir kişi daha olacak. Çok gürültülü restoranlar bana göre değil. Hafiften bir müzik olacak. Ben masada kadın olmasını tercih ediyorum. Erkek erkeğe rakı muhabbeti bir süre sonra sıkıcı olmaya başlıyor. Ayrıca rakı masasında kadın dengeleyicidir, olmalıdır. Yazın balkonda veya açık havada içmeyi seviyorum.
Rakı ile en sevdiğiniz şarkı hangisi?
Öyle çok ki… Rakının güzelleştirmediği şarkı var mı? Ama Türk Sanat Müziği olacak… “Kimseye etmem şikayet” favorimdir, ortamda çalan varsa mutlaka bu şarkıyı isterim. “Benzemez kimse sana” da yine çok sevdiğim şarkılardandır. Bu aralar “Fikrimin ince gülü”nü de çok seviyorum.
Hiç tatmamış birine rakıyı nasıl tarif edersiniz?
Farz et ki; günün çok kötü geçmiş. İş yerinde sorunlar yaşamışsın. Belki beklediğin terfiyi alamadın, belki şefinle, müdürünle kavga ettin. İşten eve gidene kadar saatlerce trafikle cebelleştin. Terledin, kendini kirli hissediyorsun. Zaten sevgilinle de birkaç gündür küssün. Kısacası hayatla ilgili ne kadar olumsuzluk varsa hepsi üzerinde. Şimdi biri çıksa, sana dese ki; “Bende bir ilaç var. Bunu yutunca olumsuz tüm düşüncelerden sıyrılacaksın, kendini mutlu hissedeceksin…” O ilacın üzerine atlamaz mısın? İşte o ilacın adı rakıdır…
Rakı bir insan olsa adı ne olurdu?
“Deniz” olurdu herhalde… Denizden çok uzak dahi olsam rakı içtiğimde burnuma hep deniz kokusu gelir benim. Kim bilir, belki soyadımdandır.
Rakı sofrasından neleri uzak tutmalı?
Ben bu soruya, daha önce yazdığım ‘Rakı Manifestosu’ ile yanıt vermek istiyorum. Rakı sofralarında neleri yakın, neleri uzak tutmak gerektiğini anlatıyor aslında…
1- Rakı her içkinin üzerindedir. Bazen başka içki de içilebilir ama rakı masasında rakıdan başka içki tercih edilmez.
2- Rakı, hakkını vererek içilen bir içkidir. Rakıcının mezesi tadında, muhabbeti kıvamındadır.
3- Rakıcı, nihaventten hüzzama, acemaşirandan hicaza, rakısını makam makam yudumlar. Şarkıların dilinden anlar, o şarkıları söyleyenleri saygıyla anar.
4- Gerçek rakıcı, rakıyı ağzıyla içmeyenleri masasında barındırmaz. İki kadeh içip masanın adabını bozanlarla bir daha asla kadeh kaldırmaz.
5- Muhabbet masasında konuşan saygıyla dinlenir, saçmalayanı susturulur. Masadaki kadınlara sarkanlar kolundan tutup atılır.
6- Gerçek rakıcı, kararında içmeyi bilir. Masadan kalkma zamanı geldiğinde üstelemez, ‘yolluk’ olayına hiç girmez.
7- Rakıcı, cibezi, radikayı, turp otunu, şevketi bostanı tanır. Taze balığı gözünden anlar. Etin hasını renginden çakar.
8- Muhabbet nerede bulunursa rakı sofrası orada kurulur. Dünyanın her köşesi makbuldür.
9- Rakıcının içmeye bahanesi çoktur. Üzülür içer, sevinir içer, sınavı kazanır içer, kaybeder içer, evladı okulu bitirir içer, sınıfta kalır içer, terk edilir içer, terk eder içer. Ama en çok da aşktan içer.
10- Rakıcı, aşkı bilir, aşkı tanır, zaten rakı içmenin başlı başına bir aşk olduğunun farkındadır.
11- Rakı sulu da içilir, sek de içilir. Gerçek rakıcı, sulu içecekse kadehe önce rakı sonra su sonra buz konulacağını bilir. Bu sırayı şaşıran garsona bardağı geri götürmesini söyleyecek kadar rakıya saygılıdır.
12– Rakıcı, içemeyeceği rakıyı kadehe koymaz. Bu yüzden de kadehi bitmeden masadan kalkmaz.
13- Rakı masasında konuşulan, rakı masasında kalır. Dedikodu yapılmaz, hiç kimse ne kadar içtiğiyle değerlendirilmez. Kadeh kaldırılırken söylenen ‘Şerefe’ sözcüğünün, “Şeref sözü veriyorum ki bu masada konuşulanlar dışarı çıkmayacak’ anlamında olduğunu bilir.
14– Rakıyla şaka olmaz, rakıyla yarışılmaz. Rakı, keyif için içilir, iddia için değil.
15- Rakı içmek istemeyen, içmeye zorlanamaz. Rakı içmeyen, masanın misafiridir. Ama bu misafirlik bir kereye mahsustur. Madem içmiyor, onunla rakı masasına oturulmaz.
16– Rakı ayrıştırıcı değil, bütünleştirici bir içkidir.
17- Rakı masasında ‘açılım ’ yoktur, ‘katılım’ vardır. Rakı masasında dili, dini, ırkı, mezhebi, etnik kökeni ne olursa olsun herkes eşittir. Çünkü rakı herkesi güzelleştirir.
Ne olacak bu memleketin hali?
Ben hiçbir zaman memleketi rakı masasında kurtarmadım 🙂 Ama şunu söyleyebilirim. Rakı içenden memlekete hiçbir zarar gelmez.
