Murat Meriç: “Yaşamadığı halde direnişin yüzü Kâzım Koyuncu…”
okuma süresi 3 dakikaKâzım Koyuncu için bir cümle kurmanızı istesem?
En zoru bu! Kolaya kaçayım ve sadece şunu söyleyeyim: Kâzım Koyuncu candır.
Müzikal anlamda ne gibi değişikliklerle geldi de, bizim için “Kâzım” oldu?
Karadeniz müziğini gelenekselden ve tekdüzelikten kurtardı. [Buradaki “kurtardı”yı yanlış algılamayalım; iyi bir şey yaptı ve bu, geleneksele karşı olduğum anlamına gelmemeli.] Daha öncesinde bunu deneyen bazıları gibi samimiyetsiz görünmedi, eklektik olmadı çünkü içtendi. Onun için Kâzım diye seslendik ona, bağrımıza bastık. Ankara’da, öğrenci evlerimizde bize eşlik eden “arkadaş”tı o. Hani gitarını alıp gelen ve günümüzü şenlendiren “arkadaşımızın arkadaşı”… O kadar bizdendi. Tanıştım, sohbet ettim, canlı dinledim ve bir saniye olsun bu hissiyatım değişmedi.
Metin Solmaz, “Yaşasaydı Gezi direnişinin yüzü olurdu…” dedi. Siz nasıl düşünüyorsunuz bu konuda?
Yaşamadığı halde direnişin yüzü Kâzım Koyuncu: Hep aramızda. Bana hiç ölmüş gibi gelmiyor. Tek ve büyük üzüntüm, Kâzım’ın bu günleri görememiş olması. O aramızda olsaydı çok ama çok daha güçlü olurduk; fark bu olurdu.
Kâzım Koyuncu’nun müziği halen aynı yerde mi duruyor? O gideliberi başka bir yere/şeye evrildi mi?
Kâzım [ve elbette arkadaşları / Zuğaşi Berepe gerçeğini ıskalamak olmaz] Karadeniz müziğini gelenekselden moderne taşırken bir yapının temelini attı aslında. Marsis’ten Erdal Bayrakoğlu’na, Karmate’den Şevval Sam’a destek veren pek çok insan bu yapının harcını kardı, üzerine yeni tuğlalar ekledi. Dolayısıyla, bir şeye evrilmemiş olması imkansız. Yapı, Kâzım’ın öngördüğü gibi büyüdü. Yaşasaydı o da bu noktaya getirecekti zaten. Bu anlamda, onun müziği gelişti. Kâzım Koyuncu’nun öngörüsü üzerinden ilerlersek geldiğimiz nokta “başka bir şey” değil belki ama Karadeniz müziği artık sahiden bambaşka bir yerde. En başa döneyim: Kâzım Koyuncu, bana ve benim gibi bu müziğe uzak duran bir sürü insana Karadeniz müziğini sevdirdi. Onun için Kâzım candır, canımdır.
Âdeti bozmayım, 5 şarkılık bir liste isteyeyim.
Ben
[Kâzım Koyuncu sevmeme sebep Zuğaşi Berepe şarkısıdır… Bu, onun sonradan albümüne aldığı solo yorum. Kâzım aklıma geldiğinde hep bu şarkıyı söylerim, içimden.]
Uy Aha / Koçari
[En sevdiğim, gecelerde hep çaldığım, çaldığında kendimi tutamadığım…]
Tsira
[Nedense beni en hüzünlendirenlerdendir. İlk beşime girsin isterim. Videoda iki şarkı daha var, canlı ve heyecanlı; ayırmak istemedim. Onlar da “bonus” olsun!]
Golas Empula Yulun
[“Salkım Söğüt” serisinin ikincisinde yer alan bir Kâzım Koyuncu şarkısı.]
Kavganın Ortasında / Dinmeyen
[Kâzım’ın kurduğu kayıp grup. Bu şarkı, bilhassa Ankara yıllarımda dilimden düşmezdi.]